(Özdemir İnce, Tekvin, Can Yay., İst., 1994, s. 36)
şıngırtılarıyla devirdikten sonra, çok net bir biçimde
belli oldu ki bugün şekillenen gelecek, esasen geçmişe aitti:
her şey sadece bir zaman meselesiydi."
(Patrik Ourednik, Dava Kapandı, Çev. Göktuğ Börtlü,
Epona Yay., İs., 2022, s. 138)
2 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan 703 sayılı OHAL KHK'sının 141. maddesiyle, 22/6/1965 tarihli ve 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda önemli değişiklikler yapılmış, adı geçen Başkanlığa yeni görevler verilmişti. Bunlardan en önemlisi kuşkusuz "ı" bendi ile kayıt altına alınan "Kur'an-ı Kerim meallerini Başkanlık ile diğer kamu kurumları, özel kişi ve kuruluşların talebi üzerine veya re'sen incelemek ya da inceletmek" hükmüydü.
Sosyolojik atmosferin kaotik ortamında nasıl gündeme gelip bir KHK hükmü haline büründü ise, bu hükme ve eklentisi hükümlere şüpheyle bakmış, kendi etki alanımız çerçevesinde ikaz müessesesini çalıştırarak kimi yetkili kişileri uyarmıştık: Bu hükümlerin bir takım sorunlara yol açabilirliği, farklı anlayış ve algı dünyasına sahip gruplar arasında sosyal barışı dinamitleyebilirliği sözkonusuydu. Hatta siyasal ve sosyal negatif konjonktür değişiklikleri ile Türkiye tarihinde örnekleri çokça görülmüş çok boyutlu yasaklamalarla dindar kitleler mağdur edilebilirdi.
Peki, 703 sayılı OHAL KHK'sında "ı" bendini tamamlayan hükümler nelerdi? Virgülüne dokunmadan aktaralım:
"Beşinci fıkranın (h) bendine göre yapılacak inceleme sonunda İslam Dininin temel nitelikleri açısından sakıncalı olduğu Kurul tarafından tespit edilen meallerin, Başkanlığın yetkili vegörevli mercie müracaatı üzerine basım ve yayımının durdurulmasına, dağıtılmış olanların toplatılmasına ve imha edilmesine karar verilir. Yayının internet ortamında yapılması halinde, Başkanlığın müracaatı üzerine, yetkili ve görevli merci bu yayınla ilgili olarak erişimin engellemesine karar verir. Bu kararın bir örneği gereği yapılmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığına gönderilir. Bu kararlara ve Başkanlığın talebinin reddine dair kararlara karşı tefhim veya tebliğinden itibaren iki hafta içinde yetkili ve görevli mercie itiraz yoluna gidilebilir. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. Toplatma ve imha kararına veya erişimin engellenmesi kararına itiraz edilmiş olması, karara konu yayınların toplatılmasını ve bu yayınlara erişimin engellenmesini durdurmaz. Toplatma ve imha kararına konu yayınlar, bu karara süresi içinde itiraz edilmediği veya yapılan itiraz reddedildiği takdirde imha edilir."
703 sayılı KHK'da sadece meallere yönelik tedbirler sabitlenmemiş, mushaflarla ilgili de kimi yeni yaptırımlar dikte edilmiştir. İşte 141. maddenin d fıkrası ile ilk kez hükme bağlanan mushaf kararları:
"Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulunun onay ve mührü bulunmayan mushaflar, cüzler halindeki mushaflar, mealli mushaflar ile sesli, görüntülü ve elektronik ortamda hazırlanan Kur'an-ı Kerimler basılamaz ve yayınlanamaz. Onaysız veya mühürsüz basıldığı veya yaıymlandığı tespit edilen mushaf ve cüzler halindeki mushaflar ile sesli, görüntülü ve elektronik ortamda hazırlanan Kur'an-ı Kerim yayınlarının Başkanlığın yetkili ve görevli mercie müracaatı üzerine basım ve yayımının durdurulmasına, dağıtılmış olanların toplanmasına ve imha edilmesine karar verilir."
OHAL sürecinin kağıt üzerinde bitirilmeye teşebbüs edildiği günlerde, sürecin sondan ikinci yahut üçüncü KHK'sına "meal" ile ilgili tasarrufu hangi zihin akledip yerleştirdi ve bunu işlevselleştirdi, bilmek zor. Mushaflar ile ilgili olarak önceden de var olan bir süreci kalın ve kırmızı çizgilerle genişletip OHAL'leştiren zihin de aynı zihin olmalı ve bunu toplumsal hayatın hesabını, ah ü vahları fon müziği haline getirerek "kesen" (mücrim) derin sığ sulardan uzakta tutmamak gerekir.
703 Sayılı OHAL KHK'sında meal ve mushaflarla ilgili hükümler, Anayasa Mahkemesi’nin 4 Haziran 2024 tarihli kararıyla iptal edilen KHK hükümleri arasında yer almıştır. Buna mukabil "Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" içinde yer alarak meclise getirilmiş ve ilk haliyle, 28 Mayıs 2025'te yasalaşmıştır. Dolayısıyla, 2018'de bu hükümlere ihtiyaç duyan zihniyetin tahakküm (hükümlendirme) vasatları tıpkısının aynısı şeklinde, fakat bu kez "kanun" olarak hukuk sistemi içindeki yerini korumuştur.
"İslam Dininin temel nitelikleri açısından sakıncalı" olup olmadığı gibi bir gerekçeye dayandırılan kanun, kamuoyunda farklı tepkilere yol açmıştır. Kanunu yasalaştıranlar dışında kamuoyu önünde olumlu anlamda değerlendirip makul bulan pek olmamakla birlikte, Diyanet İşleri Başkanlığı uhdesine verilen yetkiyi sahiplenmekte zaman kaybetmemiştir. Konu Başkanlığın web sayfasında "Diyanet İşleri Başkanlığının Kur’ân Meâllerini İnceleme Yetkisi Hakkında" başlıklı ayrıntılı bir metinle gündeme alınmış, dahası yapılan tenkitlerin bertaraf edilmesi için gerekçelendirmeler yapılmıştır:
"Son günlerde, Diyanet İşleri Başkanlığı’na Kur’ân-ı Kerim meallerini “İslam’ın temel niteliklerine aykırılık bulunup bulunmadığı” açısından inceleme ve gerektiğinde toplattırılması için adli mercilere başvuru yetkisi veren yasal düzenleme hakkında kamuoyunda çeşitli yanlış yorumlar, yanıltıcı haberler ve karalayıcı sosyal medya paylaşımları yapıldığı görülmektedir. (...) Öncelikle ilgili yasal düzenleme, bütün Müslümanların ortak kutsal değeri olan Kur’ân-ı Kerim’i, orijinal dilinde okuyup anlayamayanlara, manalarının tahrif edilmeden aktarılmasını sağlamak için hayata geçirilmiştir."
Söz konusu yazıda “İslâm’ın temel niteliklerine aykırılık” oluşturan hususlar da dikte edilmiş olup şu şekilde sıralanmıştır:
"a) Kur’ân’ın bir kısmının veya tamamının Allah kelamı olmadığını açıkça belirten veya ima eden ifadelerin bulunması.
b) Kur’an’da eksiklik veya fazlalık olduğunu açıkça belirten veya ima eden ifadelerin bulunması.
c) Mealin isminde veya muhtevasında, Kur’ân’ın aslı gibi kutsal bir metin olduğuna ilişkin bir iddiasının olması.
d) Kur’an tertibinin hatalı olduğunu savunması veya mealde fiilen böyle bir uygulamaya yer vermesi.
e) Mealde bir kişiye, gruba veya topluluğa kutsiyet atfeden veya aşağılayan, ayrıştıran, dışlayan, tekfir eden ideolojik görüşlerin bulunması.
f) Meale kutsiyet atfetmek adına ilgili mealin rüya, ilham veya vahiy yoluyla yazdırıldığına dair bir iddiaya yer verilmesi.
g) Mealde iman, tevhit, nübüvvet, ahiret, ibadetler, helaller-haramlar ve ahkâma dair Kur’an ve Sünnette sübûtu ve delâleti katî olan hükümlerin tağyir edilmesi.
h) Kur’ân’ın nüzul sonrası herhangi bir dönemde geçersiz ya da işlevsiz olduğunu iddia eden görüş ve ifadelere yer verilmesi.
i) Ayetlerin anlamlarını tahrif edici nitelikte çeviri ve görüşlere yer vermesi."
Sistemin dinamiklerini giyinip kuşananların bakış açısıyla bakarsanız Diyanet İşleri Başkanlığı'nın deklare ettiği bu yasaklama gerekçesi listesi makul, hatta masum görülebilir. Oysa bu listedeki her bir madde hür düşüncenin ve başta Kur'an'a yönelik üzerine olmak üzere her türlü araştırma, inceleme arzusunun, hatta kimi zaman iman etme tercihinin önünde dikenli çit, kameralı duvar gibidir. Gibidir'i fazla, adı geçen kurum yasalaşan maddeler henüz KHK hükmü iken görevini sadakatle yerine getirmiş, 2020-2024 yılları arasında piyasadaki 57 meali masaya yatırmış. Övünç hanesine yazdırdıkları sonuç: 57 mealin 17'sinin toplatılması, geri kalan 40'ının ise düzeltilmesi hükme bağlanmış. Kısacası, boş geçtikleri tek bir meal yok!
Meal yasağı ile ilgili tarihi gelişmeyi ve yasakçı zihniyetin görünüm ve aparatlarını sergiledikten sonra, gelelim bu tarafa: Yasağa itiraz edenlerin durum ve tutumlarına!
Bunlar, Okan Konuralp, Mustafa Yeneroğlu gibi siyasi kimliği olanlar ile yasaktan şimdiye kadar bir şekilde etkilenen veya bundan sonraki süreçte etkilenme olasılığı bulunan meal yazarı, kanaat önderi, cemaat lideri kişilerdir: Abdulaziz Bayındır, İhsan Eliaçık, Mustafa İslamoğlu, Mustafa Öztürk gibi.
Meal yasağı kanununa TBMM içinden ilk tepki veren siyasi kişilik olarak Okan Konuralp itirazını yüzeysel bir gerekçeye dayandırıyordu: Sırrı Süreyya Önder'in cenaze namazını kıldıran İhsan Eliaçık'ın "Yaşayan Kur'an, Türkçe Meal-Tefsir" adlı eserini yasaklamak! Zira Diyanet 2023 Şubat ayında bunu denemiş, üst mahkemenin aldığı karar sonucu başaramamıştı! Konuralp konuşmasında, çıkan yasak kanunuyla mealleri yasaklanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak diğer isimleri de anar: Mustafa Öztürk, Mustafa İslamoğlu, Mehmet Okuyan, Muhammed Esed, Süleymaniye Vakfı (Abdulaziz Bayındır)...
Meselenin künhüne vakıf olmaktan ziyade popülist bir yaklaşım sergileyen Konuralp'in yanı sıra Mustafa Yeneroğlu'nun tespitleri daha kapsayıcıdır. "Kur'an Meallerinin Toplatılmasına ve İmha Edilmesine İmkan Tanıyan Kanun Teklifi Hk. Basın Açıklaması" başlıklı bir metinle gündemine alan Yeneroğlu, sürecin tarihi seyrini özetledikten sonra yasayı üç madde ile reddeder: 1. "Kanun hem temel hak ve özgürlüklere hem de İslam düşünce geleneğine aykırıdır." 2. "İslam'da resmi din anlayışı ve ruhban sınıfı yoktur; ihtilaf rahmettir." 3. "Kanun Anayasa'ya aykırı, temel hak ve özgürlükleri yok saymaktadır." Metninde İslam tefsir geleneğinden örnekler veren Yeneroğlu'nun şu cümleleri dikkat çekici bir makuliyeti karşılar:"Tarih boyunca tefsir geleneğimiz, farklı mezheplerin ve müfessirlerin katkısıyla zenginleşmiş; Hanefî, Şâfiî, Mâturîdî, Eş’arî, Selefî, tasavvufî ve modernist yaklaşımlar yan yana var olabilmiştir. İmam Şâfiî, 'Bu, benim kanaatimdir; daha hayırlısını işiten bana haber versin' diyerek ilimde tek sesliliği değil, istişareyi esas almıştır. İmam-ı Azam Ebu Hanife, 'Görüşlerimin doğru olduğuna inanıyorum; ancak görüşlerimin yanlış olması ihtimalinin de farkındayım.' diyerek tek sesliliği reddetmiştir. Aynı çoğulcu felsefe, Taberî’nin tefsirinde 'Benim tercihim budur ama başka görüşler de mevcuttur' diyerek kayıt altına alınmıştır."
KAYNAKÇA:
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2018/07/20180709M3-1.pdf
https://kurul.diyanet.gov.tr/Duyuru-Detay/Duyurular/949/diyanet-isleri-baskanliginin-kuran-meallerini-inceleme-yetkisi-hakkinda
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2018/07/20180709M3-1.pdf
https://hukukmusavirligi.diyanet.gov.tr/Detay/228/son-khk-yay%C4%B1mland%C4%B1
https://x.com/rihsaneliacik/status/1927764219291718109
https://x.com/rihsaneliacik/status/1928317114026238081
https://x.com/suleymaniye_vkf/status/1928470203454881832
https://x.com/mustafaislamogl/status/1928823704059883645
https://www.youtube.com/watch?v=KznAS5wIVf0
https://www.mustafayeneroglu.com/kuran-meallerinin-toplatilmasina-ve-imha-edilmesine-imkan-taniyan-kanun-teklifi-hk-basin-aciklamasi/
https://gazeteoksijen.com/turkiye/kuran-mealleriyle-ilgili-teklife-chpden-tepki-ihsan-eliacikin-calismasini-yasaklama-toplatma-ve-imha-etme-duzenlemesi-242980