Özcan Dönmez için.
taze ot kokusu geliyordu toprağından
bir mayıs sabahı gibi girişin vardı sonsuzluğa
şenlikti senin bir adın apaydınlıktı kâinatın
annenin ve babanın cemallerini özlemiştin sanırım
geçen günler geçmişti tahminim çıkmaktı muradın
ne kalmıştı şurada ramazanı bir daha görseydin
iftar vaktiydi seninle hayat iftihar vesilesiydin
Koşu Mahallesinin ikindi vaktiydi sarışın sesin
çimenler ve çiğdemler çitlembikler çaltılar şaşardı
bu işe ne derdi kâinat şimdi nasıl söylemeli ne demeli
göğe yükselen çamlara titrek yapraklı kavaklara
köyün güney yamaçlarına Burgaz dağının baharlarına
bıraktın nükteler üreten dilini yeşil gözlerini şimdi
pınarlar yas tutuyor niçin kestiler sularını hepsi
dağdan bir gürültü koptu bilmem duydun mu tam
seni koymuştuk arza emanet ederken Allah'a
kadeh kaldırdık seninle giderken bize son şakanı yaptın
ne mutlu sana geride şampiyon bir Galatasaray bıraktın
bıraktın evet bize ruhundan bir parça ve koşar adım gittin
kokuların hasını burun sızlamasını bir mayıs yasını bize bıraktın
Bursa, 5 Mayıs 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder