30 Nisan 2019 Salı

HAPSEDİLEMEYEN SULTAN: GALİYEV...

Sebîlürreşad Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Bayhan ile Sebilürreşad Dergisi Yayın Koordinatörü Gazeteci Yazar Mehmet Poyraz’ın ortak çalışmasıyla hazırlanan Sultan Galiyev kitabı, Sultan Galiyev odağında, bir dönem Rusya’sını ve yakın coğrafyasını masaya yatırıyor. Kitapta Sultan Galiyev’in hayat öyküsüne dair bilinmeyenlerin ele alınmış olduğu muhakkak. Bununla birlikte, onun Rusya Müslümanlarına dair hayalleri ve bu hayallerin ateşlediği azim ve gayreti, şimdiye kadar hiçbir çalışmada uygulanmayan bir tetkikle dikkatlere sunulmuş. Bu arada elinizdeki eser, Türkiye’nin yakın tarihine damgasını vuran iki önemli ismin; Enver Paşa ile Mustafa Kemal’in, Sultan Galiyev tarafından Rusya’da yürütülen Müslüman halkların birleştirilmesi faaliyetlerinden haberdar olduklarını ortaya çıkarıyor.

***

Yüzyıllarca süren Rus İmparatorluğu’nun çöküşü 1917’nin ilk günlerine rastlar. İmparatorluğu yöneten Çar II. Nikola aynı yılın Mart ayında tahttan indirilir. Bu süreç Şubat Devrimi olarak bilinir. Yine 1917 yılının sonlarına doğru, Sovyetler Birliği’nin kurucularından Lenin’in “Tarihin hızlandırılmış hâli” olarak tarif ettiği “Ekim Devrimi” sürecine girilir. Lenin ülkedeki bütün halklara “Kendi kaderlerini belirleme hakkı” çağrısında bulunur. Çoğu Müslüman olan bu halklar, Lenin’in çağrısına inanır ve yeni rejim Bolşevizm etrafında toplanmaya başlar.

Rusya’da, 1918’in Ocak ve Şubat aylarında Müslümanların iki lideri, ülkenin geleceği hakkında söz sahibi olur. Bu isimler Molla Nur Vahidov ve Sultan Galiyev’dir. İç savaş esnasında Vahidov, Çarlık yanlısı güçler tarafından idam edilir. Bölge Müslümanlarının kaderi artık Sultan Galiyev’in ellerindedir. Galiyev Marksizmi İslamî bir tasavvurla ele alır, takdim eder.

Rus Bolşevikler tarafından kendilerine vaat edilen bağımsız İslâm ülkesini Moskova’dan talep eden Sultan Galiyev, büyük mücadeleler verecektir. Ancak onun hayatı da Stalin’in emriyle kurşuna dizilerek idam edilmek şeklinde son bulacaktır. Maalesef mezarının nerede olduğu halen bilinmiyor.

Peki Galiyev’in suçu neydi? “Pantürkist” ve “Panislamist” fikirlere sahip olması mıydı?  Bu fikirler etrafında Müslüman halkları örgütlüyor olması mı? Bu soruların yanıtını, kitabı okuyunca anlayacağız.

Bununla birlikte, Galiyev’in üzerine giydirilen bütün ideolojik gömlekler dikkatle takip edilmelidir eser boyunca…

Öyle ya, Galiyev;
Komünist mi?
Marksist mi?
Panislamist mi?
Pantürkist mi?

Kuşkusuz işbu kitapta bu şıklar üzerinde kalem oynatılıyor, dahası bu sorular bağlamında nice ezberler bozuluyor.

Şunu da belirtelim: Galiyev hakkında son yıllarda pek çok kitap ve makale yazıldı, yazılıyor. Bunların içerikleri ne yazık ki birbirine çok yakın. Dahası, yeterli araştırmadan da mahrum pek çoğu. Mesela, Sultan Galiyev hakkında uzun yıllar önce Sebîlürreşad’da çıkan yazılan yazılardan bahsedene rastlanmaz bunlar arasında…

Yakın tarihimizin bu önemli karakterinin gizemli hayatı ve ideolojik duruşu hakkında ilk kez okuyacağınız bilgilerle hazırlanan bu kitap, Galiyev’e yeni bir ideolojik gömlek giydirmek amacıyla değil, Galiyev’in giydiği gömleğin tarifinden ibarettir.

Ne demiştik, hapsedilemeyen Sultan…



Hiç yorum yok: