20 Ocak 2019 Pazar

KÖPEK, EĞİTİM, PROBLEM, ŞAİRLİK…

1 Şubat 2007 tarihli Cumhuriyet gazetesinden kesip saklamışım. "Sorunsuz" bir yazı yazmak için el attığım "Köpekler" klasöründe bu günü bekliyormuş. Tereddütsüz, diğer kupürlerin arasından çekip aldım. "Sorunsuzluk" konusunda emin olmak için tekrar be tekrar okudum. Bir kere de siz okuyun, kendime güvenim daha bir gelsin. Fakat bilginiz olsun, haberdeki birkaç özel isim üzerinde tasarrufum olacak. Buyurun:

“Köpeğin cinsine göre eğitim
İstanbul Haber Servisi - İ.... B.....  tarafından 2003'te hizmete açılan D..... Club, köpeklerin eğitildikten sonra sahiplerinin yanına döndüğü bir köpek çiftliği. D..... Club,  .........burgaz'da 9 bin metrekare alanda yer alıyor. Burada 3 açık 1 kapalı eğitim alanı ile 75 köpeğin barınabileceği kapalı mekân var. Çiftlikte, eğitimli köpek satışı, köpek pansiyonu ve veterinerlik hizmeti de veriliyor. Ayrıca güvenlik firmalarına eğitimli köpek de temin ediliyor. Konaklamada bir köpeğe ortalama 10 metrekare alan düşüyor. Eğitim fiyatları ise köpeğin karakteri ve durumuna göre değişiyor. D..... Club dizilere, filmlere ve reklam filmlerine köpek casting hizmeti de veriyor."

Kaynak gazetenin muhtemelen 'reklam-haber' kapsamı içinde yayınladığı bu haber metninde dikkatimi çeken birkaç cümle olmuş. Altını çizmişim onların: Güvenlik kurumlarına köpek temini yapılması, eğitim ücretinin köpeğin karakterine göre değişmesi, bazı kurumlara 'casting hizmeti' verilmesi...

Bana ilginç gelen hususları unutmamak için olmalı, haberin yan tarafına kurşunkalemle, üç kelimelik şu notu almışım: "Eğitim/şair tavrı"...

Haberi iki açıdan değerlendirebilirim anlamına geliyor bu not. Benim iki 'özel' alanımı ilgilendiriyor.

Hassas iki alan. Bu haberi böyle zorlu hassasiyetlerle 'bağlaşık' düşünmek ise başa bela bir fantezi!

'Bela' ile 'fantezi'nin tenakuzunu bir tarafa bırakıp, bizde başlı başına büyük problemler yumağı olan 'eğitim' konusu ile bu 'köpek' haberini bir noktada birleştirmenin yollarına bakalım. Burada şu anahtar kelimeler üzerinde dursam yeterli bir mesafe kat edeceğim sanırım: 'Eğitim', 'fiyat', 'karakter ve durum'... Buradan sonra istediğimizi yazabiliriz. Yazıyı doldurmanın kolay yolu: "Eğitimde filan sorunlar var." diye başlayıp "Paralı eğitim istemiyoruz!" şeklinde protest cümlelerle devam edebilirsiniz. Belki konuyu farklı bir açıdan ele alır, köpekle insan arasında mukayese yaparak, psiko-sosyal tahlillere girişirsiniz. Sözgelimi "Helal olsun, köpekler eğitiliyor da insanlar bir türlü bu işten nasibini alamıyor." gibi satırlar döktürebilirsiniz. Kalem elinizdeyken devam edebilirsiniz, 'köpek' ile 'eğitim' konusunda benden bu kadar...

Vazifemizin daha zorlu kısmı 'köpek' ile 'şair tavrı' arasında kurulacak irtibat...

Gerçi bu ikiliyi farklı içerikler ile daha önce bir araya getirmiş birileri var. Sözgelimi "Köpek ve Şairi" diye bir roman yazmış Bedirhan Toprak adlı yazar. Hayır, okunma sırasını bekleyen ve işbu 'Köpekler' serinde yazılacak bir denemeye malzeme olmaya aday bu romandan medet ummuyorum. Zaten görebildiğim kadarıyla, haberimizle bu roman arasında bir 'anlam' uyuşmazlığı da var.

Sözü toparlamak için ben yine anahtar kelimelere yaslanacağım: 'fiyat', 'karakter ve durum', 'casting hizmeti'...

Ne demek şimdi bu? Haberde köpekle irtibatlı kullanılmış olan bu kelimeleri belli bir 'şairlik tavrı' ile mi ilişkilendiriyorsunuz? Bu kelimelerle bir araya gelen tavra 'şairlik' denirse, biz hay hay diyoruz...

Ve meseleyi ayrıntılı bir şekilde ele alacağımız yazının haberini şimdiden veriyoruz...

Eyvah, en başta 'sorunsuz' bir yazıdan dem vurmuştuk, mümkünmüş gibi...

(İlk kez Milli Gazete'de, akabinde Köpekler Lügati kitabımda yayımlanmıştır.)

Hiç yorum yok: